Katarakt Ameliyatı Riskli midir?

Katarakt Ameliyatı Riskli midir?

Katarakt Nedir?

Katarakt, göz bebeğinin arkasında bulunan ve görme işlevini yerine getiren, saydam göz merceğinin matlaşmasıyla ortaya çıkan bir durumdur. Normalde şeffaf olan göz merceği, zaman içinde bu yapısını kaybeder ve dışarıdan bakıldığında fark edilen lekeli bir görüntü oluşturur, bu da kişinin görme yeteneğini etkiler. Gözlerin birinde veya her ikisinde de ortaya çıkabilen katarakt, genellikle yaşlı bireylerde görülse de genç yaşlarda da nadiren ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda ise doğuştan gelen katarakt vakaları da görülebilir.

Katarakt başlangıçta belirti göstermeden ilerleyen bir hastalıktır. Zaman geçtikçe, göz yorgunluğu, baş ağrısı, objelerin bulanık görünmesi, renklerin soluklaşması gibi şikayetlere neden olmaktadır. Katarakt, dünya genelinde, yetişkinlerde körlüğün önde gelen sebeplerinden biridir; ancak bu problem, çoğu durumda başarılı bir şekilde tedavi edilebilir ve kişi, eski görme kalitesini tekrar kazanabilir.

Katarakt, göz bebeğinin arkasında bulunan ve görme işlevini yerine getiren, saydam göz merceğinin matlaşmasıyla ortaya çıkan bir durumdur.

Katarakt Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

Katarakt ameliyatı, dünya genelinde sıkça gerçekleştirilen bir cerrahi müdahaledir. Günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle birlikte katarakt cerrahisi, gelişmiş ve başarılı sonuçlar veren bir tıbbi prosedür halini almıştır.

Katarakt ameliyatında, saydamlığını yitiren göz içi lens çıkarılarak yerine yapay lens yerleştirilir. Her iki gözde de katarakt varsa, aynı anda lens değişimi yapılmaz; bir göz iyileştikten sonra ikinci göz ameliyat edilir. Ortalama 15 dakika süren katarakt ameliyatında göz, topikal anestezilerle yani damlalarla uyuşturulur ve özel bir durum olmadığı sürece genel anestezi veya hastanede yatış gerekmez.

Fakoemülsifikasyon (fako) yöntemi ve femtosaniye lazerle katarakt yöntemi, katarakt ameliyatlarında kullanılan en yaygın ve modern tekniklerdir. Fako yöntemiyle katarakt ameliyatında küçük bir kesi açılarak lens ultrasonik titreşimlerle parçalanır ve yapay lens yerleştirilir. Bu yöntem dikiş gerektirmez ve küçük kesi kısa süre içinde göz içi basıncının etkisiyle kendiliğinden kapanır. Femtosaniye lazerle katarakt ameliyatı bıçaksız olarak gerçekleştirilir, bu da olası komplikasyon risklerini en aza indirir.

Katarakt ameliyatları genellikle başarılı olsa da her ameliyat gibi riskleri de beraberinde getirir. Özellikle enfeksiyon riski, dikkate alınması gereken önemli bir durumdur. Düzenli olarak kullanılan ilaçlar varsa enfeksiyon ve kanama gibi riskleri azaltmak adına, bu ilaçların kullanımının ameliyat öncesinde kesilmesi düşünülebilir.

Femtosaniye lazerle katarakt ameliyatı bıçaksız olarak gerçekleştirilir, bu da olası komplikasyon risklerini en aza indirir.

Katarakt ameliyatı sonrasında ise hastaların göz hijyenine özellikle dikkat etmeleri gerekmektedir. Ameliyat sonrası dönemde, olası bir enfeksiyon riskini en aza indirmek için gözleri dış etkenlerden korumak, dokunmaktan kaçınmak ve göz doktorunun önerdiği damlaları düzenli kullanmak gerekmektedir.

Enfeksiyon riskinin yanı sıra, katarakt ameliyatının diğer potansiyel riskleri arasında göz içi basınç değişiklikleri, görme bulanıklığı, ışık hassasiyeti ve çok nadir olsa da göz içindeki retinanın, normal konumundan ayrılmasını ifade eden retina dekolmanı bulunmaktadır. Ancak, bu riskler genellikle düşüktür ve uzman cerrahlar tarafından yapılan ameliyatlar genellikle başarıyla sonuçlanır.

Ameliyat öncesi ve sonrası dönemde alınan önlemler ve düzenli takip, bu riskleri en aza indirme konusunda önemli bir rol oynar. Yine de unutulmamalıdır ki her hasta farklıdır. Bu nedenle, uzman cerrah ameliyat öncesi detaylı bir muayene ile hastanın bireysel risk faktörlerini değerlendirmeli ve uygun önlemleri almalıdır.